
Kimler Kefil Olabilir ve Kefillik Sözleşmesi
Kimler Kefil Olabilir ve Kefillik Sözleşmesi
Kefillik, ticari ve bireysel ilişkilerde borçlunun yükümlülüklerini yerine getirmediği durumda alacaklının, kefilden borcun ifasını talep etmesine olanak tanıyan önemli bir hukuki güvencedir. Kefil, borcun ödenmemesi durumunda kişisel malvarlığı ile sorumluluk altına girmektedir. Bu yazıda kefil olma şartları, kefillik sözleşmesinin içeriği ve geçerlilik koşulları detaylı bir şekilde ele alınacaktır.
Kefil Nedir ve Kimler Kefil Olabilir?
Kefil, borçlunun yerine borcun ödenmesini taahhüt eden kişidir. Bir borç ilişkisinde kefil olan kişi, borçlunun borcunu ifa etmemesi durumunda devreye girerek alacaklıya ödeme yapmayı taahhüt eder. Ancak, herkes kefil olamaz; kefil olabilmek için kanunlarca belirlenmiş bazı koşulların sağlanması gerekmektedir. İşte kimlerin kefil olabileceğine dair ayrıntılar:
- Fiil Ehliyeti: Kefil olacak kişinin tam fiil ehliyetine sahip olması gerekmektedir. Bu, kişinin akıl sağlığının yerinde olması ve reşit (18 yaşından büyük) olması anlamına gelir. Tam fiil ehliyetine sahip olmayan kişiler kefil olamaz.
- Eşin Rızası: 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 584. maddesi uyarınca, eşler birbirlerine rıza vermedikçe kefil olamazlar. Ancak, bu kuralın bazı istisnaları vardır. Örneğin, ticari işletme sahibi olan eşler birbirlerinin rızasını almadan kefil olabilirler. Aynı şekilde esnaf ve sanatkârlar da eşlerinin rızasına ihtiyaç duymadan kefil olabilirler. Ayrıca, eşin rızasının verilmesi, sözleşme kurulmadan önce veya sözleşme anında olmalıdır.
- Şirket Ortakları ve Yöneticiler: Ticari bir işletme veya şirkette, şirketin sahibi, yöneticisi ya da ortağı olan kişi eşinin rızası olmadan kefil olabilir. Bu durum ticari ilişkilerde kefillik sözleşmesi yapılmasını kolaylaştırmak amacıyla getirilmiş bir düzenlemedir.
Kefalet Sözleşmesi Nedir?
Kefalet sözleşmesi, borçlunun borcunu ödeyememesi durumunda kefilin kişisel malvarlığı ile sorumlu olduğu bir sözleşme türüdür. Alacaklı ile kefil arasında yapılır ve kefil, borcun ödenmediği durumlarda devreye girerek borcu ödeyeceğini taahhüt eder. Kefalet sözleşmesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenmiştir ve belirli geçerlilik şartlarına bağlıdır.
Kefalet sözleşmesinin temel özellikleri şunlardır:
- Yazılılık Şartı: Kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak düzenlenmesi zorunludur. Yazılı olmayan kefalet sözleşmeleri geçersiz kabul edilir.
- Azami Sorumluluk Miktarının Belirtilmesi: Kefil, borcun tamamından değil, sözleşmede belirtilen azami sorumluluk miktarı kadar sorumludur. Bu miktarın kefil tarafından el yazısı ile yazılması gerekmektedir. Aksi takdirde, sözleşme geçersiz sayılır.
- Kefalet Tarihi: Sözleşmede kefalet tarihi belirtilmelidir. Bu tarih itibariyle kefilin sorumluluğu başlar ve bu tarihin el yazısıyla yazılması zorunludur.
- Borç ve Kefaletin Belirlenebilir Olması: Kefalet sözleşmesinde, kefilin sorumlu olduğu borç açıkça belirtilmelidir. Kefilin sorumlu olacağı borç belirli ve geçerli olmalıdır. Ayrıca, borç doğduğunda veya belirli bir koşul gerçekleştiğinde kefaletin devreye girmesi mümkündür.
Kefalet Sözleşmesinin Türleri
Kefalet sözleşmeleri, kefilin sorumluluk kapsamına göre farklı türlere ayrılır. Bu türler, kefilin hangi durumlarda ve nasıl sorumlu tutulacağını belirler. İşte kefalet sözleşmesinin en yaygın türleri:
1. Adi Kefalet
Adi kefalet, kefilin sorumluluğunun sınırlı olduğu bir kefalet türüdür. Adi kefalette, alacaklı borçluya başvurup sonuç alamazsa kefile başvurabilir. Kefil, sadece asıl borçlu borcunu ödeyemediğinde devreye girer. Ancak, bazı istisnalar bulunur. Borçlunun iflas etmesi veya Türkiye’de takibatın imkansız hale gelmesi gibi durumlarda, alacaklı doğrudan kefile başvurabilir.
2. Müteselsil Kefalet
Müteselsil kefalet, adi kefaletten farklı olarak alacaklının doğrudan kefile başvurabildiği bir kefalet türüdür. Müteselsil kefalette, alacaklı borçluya başvurmadan da kefilden borcun ödenmesini talep edebilir. Ancak, müteselsil kefaletin geçerli olabilmesi için kefilin bu durumu kabul ettiğini el yazısı ile yazması gerekmektedir.
3. Birlikte Kefalet
Birlikte kefalette, aynı borç için birden fazla kefil olabilir. Bu durumda kefiller, borcun belirli oranları için sorumluluk taşırlar. Bir kefilin sorumluluğu, diğer kefillerin sorumluluğunu etkilemez. Ancak, müteselsil kefaletin olduğu durumlarda kefillerin hepsi borcun tamamından sorumlu tutulabilir.
Kefalet Sözleşmesinde Eşin Rızası
Kefalet sözleşmelerinde en sık karşılaşılan durumlardan biri eşin rızasının gerekip gerekmediğidir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 584. maddesi uyarınca, eşler birbirlerinin rızası olmadan kefil olamazlar. Ancak, yukarıda belirtildiği gibi bazı istisnai durumlar mevcuttur. İşletme sahibi olan eşlerin ve şirket ortaklarının kefil olması için eş rızası gerekmez.
Eş rızası olmadan yapılan kefalet sözleşmeleri geçersizdir ve bu durumda alacaklı kefile karşı herhangi bir hak talebinde bulunamaz.
Kefalet Sözleşmesi Geçerlilik Şartları
Kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için bazı temel koşulların sağlanması gerekir. Bu koşullar, kefilin sorumluluğunun sınırlarını ve kefaletin geçerlilik sürecini belirler. İşte geçerli bir kefalet sözleşmesi için aranan şartlar:
- Sözleşmenin yazılı olması ve kefilin el yazısı ile sorumluluk miktarını ve tarihini belirtmesi gerekir.
- Kefalet sözleşmesinde, kefilin sorumlu olacağı borç ve azami sorumluluk miktarı net bir şekilde belirtilmelidir.
- Kefilin fiil ehliyetine sahip olması zorunludur.
- Eşin rızası, belirli durumlar hariç, gereklidir.
Kefilin Rücu Hakkı
Kefil, borçlunun yerine borcu ödedikten sonra, borçludan bu ödemenin geri alınmasını talep edebilir. Bu duruma rücu hakkı denir. Kefil, alacaklıya borcu ödedikten sonra borçludan ödediği tutarı geri isteme hakkına sahiptir. Ancak, bu hakkın kullanılabilmesi için kefilin alacaklıya borcu ödemesi ve borçluyu bilgilendirmesi gerekir.
Sonuç
Kefalet sözleşmeleri, ticari ilişkilerde güvence sağlamak adına önemli bir hukuki araçtır. Ancak, kefil olmak ciddi bir sorumluluk doğurur ve kefilin hukuki yükümlülüklerini bilmesi son derece önemlidir. Kefalet sözleşmesi imzalamadan önce tarafların, sözleşmenin içeriğini ve kefilin sorumluluklarını tam anlamıyla kavraması gerekir. Özellikle, kefilin sorumluluğunu artıran durumlar ve eşin rızası gibi konulara dikkat edilmesi, ileride yaşanabilecek hukuki sorunların önlenmesi açısından önemlidir.

Kimler Kefil Olabilir ve Kefillik Sözleşmesi
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
- Kefalet sözleşmesinde eşin rızası şart mı?
Eşin rızası, bazı istisnalar hariç, kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için zorunludur. Ticari işletme sahibi eşler için bu rıza aranmaz. - Kefalet türleri nelerdir?
Kefalet sözleşmeleri adi kefalet, müteselsil kefalet ve birlikte kefalet gibi farklı türlerde düzenlenebilir. - Kefil borcunu ödedikten sonra borçludan geri alabilir mi?
Evet, kefil borçlu adına ödediği tutarı borçludan geri alabilir. Bu hakka rücu hakkı denir. - Kefalet sözleşmesi nasıl sona erer?
Kefalet sözleşmesi, borcun sona ermesi, 10 yıllık sürenin dolması veya belirli diğer şartların gerçekleşmesi ile sona erer.
Konu ile ilgili herhangi bir soru veya talebiniz olması halinde bizlerle her zaman iletişime geçebilir, dilediğiniz takdirde online danışmanlık hizmetimizden yararlanabilirsiniz.
Saygılarımızla,