
Garantörlük Sözleşmesi
Garantörlük Sözleşmesi
Günümüzde ticari ilişkilerde alacakların tahsili gittikçe zorlaşmaktadır. Bu nedenle, alacakların teminat altına alınması bir zorunluluk haline gelmiştir. Alacaklılar, borçlunun yükümlülüklerini yerine getirememe riskine karşı, üçüncü bir kişinin güvence vermesini isteyebilirler. Bu güvence, ayni ya da şahsi teminat olarak verilebilir. En sık kullanılan şahsi teminat türlerinden biri de garanti (garantörlük) sözleşmesidir. Peki, garantörlük sözleşmesi nedir? Özellikleri nelerdir? Garantörlük sözleşmesinin geçerlilik koşulları nelerdir? Bu yazıda tüm bu soruların cevaplarını detaylı olarak ele alacağız.
Garantörlük Sözleşmesi Nedir?
Garantörlük sözleşmesi, bir kişinin (garanti veren veya garantör) üçüncü bir kişinin (borçlu) belli bir davranışını veya bir sonucun gerçekleşmesini taahhüt ettiği bir sözleşmedir. Borçlu, söz konusu davranışı gerçekleştirmez ya da borcu yerine getirmezse, garantör alacaklıya bu zararı tazmin etmeyi kabul eder. Bu sözleşme ile garantör, borçlunun borcundan bağımsız olarak borcun yerine getirilmesi için kişisel bir teminat sağlar. Borç ifa edilmezse garantör devreye girer ve zararı telafi eder.
Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nda garanti sözleşmesi tanımlanmamış olsa da, TBK madde 128‘de düzenlenen “üçüncü kişinin fiilini taahhüt” hükümleri kapsamında değerlendirilir. Garanti sözleşmeleri, borç ilişkilerinde alacaklıya ek bir güvence sağlar ve genellikle karşılıklı bir bedel öngörülmeden tek taraflı olarak yapılır.
Garantörlük Sözleşmesinin Türleri
Garantörlük sözleşmeleri, sağladıkları teminata göre iki ana türe ayrılır:
1. Teminat Amaçlı Garanti Sözleşmesi (Kefalet Benzeri)
Teminat amaçlı garanti sözleşmesinde, garantör alacaklıya karşı borçlunun borcunu ödememesi durumunda sorumlu olmayı taahhüt eder. Bu sözleşme türünde garantör, borçlunun borcundan bağımsız olarak sorumluluk üstlenir. Garantörlük, borç ilişkisinin geçerli olup olmamasına bakılmaksızın geçerliliğini korur. Bu sözleşme, kefalet sözleşmesine benzer nitelikler taşır, ancak garantörlük sözleşmesi bağımsız bir yükümlülük doğurur.
2. Yöneltmeyi Amaçlayan Garanti Sözleşmesi (Saf Garanti)
Bu tür garanti sözleşmelerinde garantör, alacaklıyı belirli bir davranışa veya hukuki ilişkiye girmeye yönlendirmek amacıyla riskleri üstlenir. Bu sözleşmede amaç, henüz bir borç ilişkisinin bulunmadığı durumlarda alacaklının bir ilişki kurmasını sağlamaktır. Teminat amaçlı garanti sözleşmesinden farklı olarak, bu tür sözleşmelerde garantör, henüz oluşmamış bir riskin sorumluluğunu taşır.
Garantörlük Sözleşmesinin Özellikleri
Garantörlük sözleşmesinin temel özellikleri şunlardır:
- Borçtan Bağımsızlık: Garanti veren, asıl borç ilişkisine bağlı olmadan bağımsız bir borç üstlenir. Borçlunun borcunu ifa etmemesi durumunda garantör devreye girer.
- Teminat Sağlama: Garantör, borçlunun borcunu ödememesi halinde alacaklıya tazminat ödemeyi kabul eder. Bu şekilde, borç ilişkisinde alacaklının alacağını güvence altına alır.
- Tek Taraflı Yükümlülük: Garanti sözleşmeleri, karşılıklı bedel içermeyen tek taraflı sözleşmelerdir. Garanti verenin, sözleşmenin yapılması karşılığında bir bedel talep etmesi gerekmez.
Garantörlük Sözleşmesinin Geçerlilik Şartları
Garantörlük sözleşmesinin geçerli olabilmesi için belirli şartlar sağlanmalıdır. Bu şartlar aşağıda detaylandırılmıştır:
1. Şekil Şartı
Temel kural olarak, garanti sözleşmelerinin geçerliliği herhangi bir şekil şartına bağlanmamıştır. Ancak, gerçek kişiler tarafından verilen teminatların geçerli olabilmesi için kefalet sözleşmelerine ilişkin şekil şartlarına uyulması zorunludur. Bu nedenle, garanti sözleşmesi yazılı olarak yapılmalı ve kefalet hükümlerine uyulmalıdır.
2. Azami Miktarın Belirtilmesi
Gerçek kişiler tarafından verilen teminatlarda, garantörün sorumlu olacağı azami miktar sözleşmede belirtilmelidir. Bu, kefalet sözleşmesi hükümlerinden biridir ve garanti sözleşmelerinde de geçerlidir. Garantörün sorumlu olacağı azami miktar yazılı olarak açıkça ifade edilmelidir.
3. Eşin Rızası
Türk Borçlar Kanunu’nun 603. maddesi gereğince, gerçek kişiler tarafından verilen teminatlarda eşin rızası gereklidir. Eş rızası alınmazsa, garanti sözleşmesi geçersiz olur. Ticari işletme sahipleri, esnaf ve sanatkârlar gibi özel durumlar hariç, her gerçek kişi garantörlük için eşinin onayını almalıdır.
4. Tüzel Kişilerde Geçerlilik
Tüzel kişilerin garantörlük yapması durumunda, kefalet hükümleri uygulanmaz. Yani, yazılılık, azami miktarın belirlenmesi ve eş rızası gibi şartlara tüzel kişiler için gerek yoktur. Tüzel kişiliklerde geçerlilik, genel sözleşme kurallarına tabidir.
Garantörlük Sözleşmesinde Tarafların Sorumlulukları
Garantörlük sözleşmesi ile garantör, asıl borçlunun borcunu ödememesi durumunda alacaklının uğrayacağı zarardan sorumludur. Garantör, sözleşmede belirtilen azami miktar ile sınırlı olmak üzere aşağıdaki yükümlülüklerden sorumlu tutulabilir:
- Asıl borç: Borçlunun borcunu yerine getirmemesi durumunda garantör bu borcu ödemekle yükümlüdür.
- Gecikme Faizi ve Tazminat: Borçlunun gecikmesi nedeniyle oluşan zararlar ve işleyen faizler garantörün sorumluluğundadır.
- Dava ve Takip Masrafları: Alacaklının borçluya karşı açtığı dava ve takip masrafları da garantör tarafından karşılanabilir.
Garantörün Rücu Hakkı
Garantör, borçlu adına alacaklıya ödeme yaptıktan sonra, ödemiş olduğu miktarı borçludan talep etme hakkına sahiptir. Bu hakka rücu hakkı denir. Garantör, ödemenin ardından borçluya rücu edebilmek için borçluya durumu bildirmeli ve ödeme yaptığını beyan etmelidir. Eğer bu beyan yapılmaz ve borçlu da aynı borç için ödeme yaparsa, garantör rücu hakkını kaybeder.
Sonuç
Garantörlük sözleşmesi, ticari ilişkilerde önemli bir güvence aracıdır. Borçlunun borcunu ödeyememesi durumunda alacaklıya ek bir güvence sağlar ve alacaklının zararlarını tazmin eder. Ancak, garantörlük büyük bir sorumluluk doğurduğu için, garantörlük sözleşmelerinin dikkatlice hazırlanması ve geçerlilik şartlarının sağlanması önemlidir. Kefalet benzeri teminat amaçlı garanti sözleşmeleri ile saf garanti sözleşmeleri arasında farklar bulunduğundan, taraflar bu tür farklara dikkat etmelidir. Özellikle garantörlük konusunda uzman bir avukat desteği almak, tarafların ileride yaşayabileceği hukuki sorunları önlemek adına büyük önem taşır.

Garantörlük Sözleşmesi
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
- Garantörlük sözleşmesi nedir?
Garantörlük sözleşmesi, borçlunun borcunu ödememesi durumunda üçüncü bir kişinin (garantör) alacaklıya ödeme yapmayı taahhüt ettiği sözleşmedir. - Garantörlük sözleşmesi geçerli olabilmesi için hangi şartlar gereklidir?
Garantörlük sözleşmesi yazılı olarak yapılmalı, azami sorumluluk miktarı belirtilmeli ve gerçek kişiler için eş rızası alınmalıdır. - Eş rızası olmadan yapılan garantörlük sözleşmesi geçerli midir?
Hayır, eş rızası alınmadığı takdirde gerçek kişiler tarafından yapılan garantörlük sözleşmesi geçersiz olur. - Teminat amaçlı garanti sözleşmesi nedir?
Teminat amaçlı garanti sözleşmesi, garantörün borçlunun borcundan bağımsız olarak sorumluluğu üstlenmesidir. - Garantörün rücu hakkı nedir?
Garantör, borçlu adına alacaklıya ödeme yaptıktan sonra, ödediği miktarı borçludan talep etme hakkına sahiptir.
Konu ile ilgili herhangi bir soru veya talebiniz olması halinde bizlerle her zaman iletişime geçebilir, dilediğiniz takdirde online danışmanlık hizmetimizden yararlanabilirsiniz.
Saygılarımızla,