
Tanıklık: Zorla Getirilme ve Yakalama Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Tanıklık: Zorla Getirilme ve Yakalama Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Tanıklık, ceza muhakemesi süreçlerinde önemli bir rol oynar. Tanıklar, beş duyuları ile elde ettikleri bilgileri mahkemeye aktararak adaletin sağlanmasına katkı sağlarlar. Ancak tanıklık görevini yerine getirmeyen veya mahkeme çağrısına uymayan kişiler hakkında, zorla getirme ve hatta yakalama kararı uygulanabilir. Bu yazımızda, tanıkların yasal yükümlülükleri, zorla getirilme ve yakalama süreçleri hakkında tüm detayları bulabilirsiniz.
Tanıklık Nedir?
Tanık, ceza muhakemesi süreçlerinde kendisiyle ilgili olmayan bir olay hakkında bilgi ve görgü sahibi olan kişidir. Tanıklar, tarafsız olmalı ve olayla ilgili bildiklerini mahkemeye doğru ve eksiksiz şekilde anlatmalıdır. Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) tanıklığı bir görev olarak düzenlemiş ve tanıkların bu görevi yerine getirmemesinin çeşitli hukuki sonuçları olabileceğini hükme bağlamıştır.
Tanıkların Çağrılması
Tanıklar, ceza yargılamasında mahkeme veya Cumhuriyet savcısı tarafından çağrı kâğıdı ile mahkemeye çağrılır. Bu çağrı kâğıdında, tanığın gelmemesi durumunda zorla getirileceği belirtilir. Tanıklar, mahkeme tarafından belirlenen gün ve saatte duruşmada hazır bulunmak zorundadırlar. Ayrıca, tanıkların çağrılmasında aşağıdaki yöntemler kullanılabilir:
- Telefon, telgraf, faks veya e-posta gibi iletişim araçlarıyla yapılan çağrılar.
- Noter aracılığıyla gönderilen resmi tebligatlar.
- İadeli taahhütlü mektuplar ya da güvenli elektronik imza ile yapılan çağrılar.
Ancak, telefon veya e-posta ile yapılan çağrılarda zorla getirilme uygulanamaz. Bu tür iletişim yöntemleriyle yapılan çağrılarda tanıkların gelmemesi durumunda sadece yazılı çağrı kâğıdı ile yapılan çağrıların hukuki sonuçları geçerli olur.
Tanıklık Yapmak Zorunlu mudur?
Evet, tanıklık yapmak zorunludur. Tanıklar, mahkemenin belirlediği tarihte hazır bulunmak ve bildiklerini açıklamak zorundadırlar. Aksi takdirde, tanıklık görevini yerine getirmeyen kişiler hakkında zorla getirilme kararı çıkarılabilir.
Zorla Getirilme Kararı Nedir? (CMK 146)
Zorla getirme kararı, tanıkların, bilirkişilerin, mağdurların veya müştekilerin (şikayetçilerin) mahkemeye çağrılmalarına rağmen mahkemeye gelmemeleri durumunda alınan bir tedbirdir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 146. maddesi, tanıklar hakkında zorla getirme kararının verilebilmesine ilişkin şartları düzenler.
Zorla getirme, tanığın ifadesinin alınması veya başka bir işlem yapılması için mahkeme huzuruna zorla getirilmesi anlamına gelir. Mahkemeye çağrılıp da gelmeyen tanıklar hakkında zorla getirme kararı şu durumlarda verilebilir:
- Mahkemeye davet edilen tanığın gelmemesi: Tanıklar, çağrı kâğıdı ile mahkemeye davet edilir. Eğer tanık, geçerli bir mazeret bildirmeksizin mahkemeye gelmezse zorla getirilme kararı uygulanabilir.
- Mazeretin kabul edilmemesi: Tanıklar mazeretlerini bildirip mahkemeye gelmeyebilirler. Ancak mahkeme, bu mazereti uygun bulmazsa zorla getirme kararı verebilir.
Zorla Getirme Kararı Nasıl Uygulanır?
Zorla getirme kararı, mahkeme veya savcılık tarafından verilen bir karardır ve kolluk kuvvetleri (polis, jandarma) tarafından uygulanır. Zorla getirme kararı, kişinin özel yaşam alanlarına müdahale etmeye yetmez; bu nedenle kolluk kuvvetleri kişinin evine girip onu zorla çıkaramaz. Ancak, zorla getirme kararına konu olan kişi, kamuya açık bir alanda bulunuyorsa, kolluk kuvvetleri bu kararı zorla uygulayabilir.
Uygulamada, kolluk kuvvetleri genellikle tanığın adresine giderek zorla getirme kararını tebliğ eder. Eğer kişi evde yoksa, kapıya not bırakılabilir veya yakınına karar tebliğ edilebilir. Tanık, mahkemeye zorla getirildiğinde ifadesi alınır ve işlem tamamlandıktan sonra zorla getirme kararı ortadan kalkar.
Tanığa Zorla Getirilme Sonrası Yapılan İşlemler
Zorla getirilen tanık, duruşma veya ifade alma işlemi sırasında mahkeme huzuruna çıkarılır. Zorla getirilen tanıklar, genellikle şu işlemler için mahkemeye getirilir:
- İfade alma veya sorgu işlemi: Tanığın görgü ve bilgisinin alınması.
- Teşhis, keşif veya imza örneği alınması gibi işlemler.
Tanık, zorla getirilmiş olsa bile ifade vermekten çekinme hakkına sahiptir. Bu durumda, tanıkların çekinme hakkı kullanımı hukuki koruma altındadır.
Zorla Getirme Kararına İtiraz Mümkün mü?
Evet, zorla getirme kararına karşı itiraz edilebilir. CMK 267 ve devamı maddelerine göre, mahkeme tarafından verilen zorla getirme kararlarına karşı, itiraz kanun yoluna başvurulabilir. İtiraz hakkı, zorla getirme kararının tebliğinden itibaren 7 gün içinde kullanılmalıdır. İtirazlar, ilgili mahkemeye veya sulh ceza hakimliğine yapılabilir.
Savcılık tarafından verilen zorla getirme emirlerine karşı ise, kanunda açıkça bir itiraz düzenlenmemiştir. Ancak kişi özgürlüğüne müdahale içeren bir koruma tedbiri olan zorla getirme kararlarına karşı, sulh ceza hakimliğine kıyas yoluyla itiraz hakkı tanınabilir.
Tanıkların Gelmemesi Durumunda Uygulanan Diğer Yaptırımlar
Tanıkların mahkemeye gelmemesi durumunda yalnızca zorla getirme kararı değil, aynı zamanda şu yaptırımlar da uygulanabilir:
- Tanıkların gelmemesi nedeniyle oluşan masrafların tanığa yükletilmesi: Mazeret göstermeksizin mahkemeye gelmeyen tanıklardan, gelmemeleri nedeniyle oluşan masraflar tahsil edilir.
- Disiplin hapsi: Tanıkların duruşmaya gelmemesi ve mahkemeye bilgi vermemesi durumunda, mahkeme tarafından disiplin hapsi de uygulanabilir. Bu ceza, tanığın ifade vermemekte ısrar etmesi durumunda devreye girebilir.
Tanıkların Hakları ve Yükümlülükleri
Tanıklar, mahkemeye doğru bilgi vermek zorundadırlar. Yalancı tanıklık suçunun cezası oldukça ağırdır. Ancak tanıklar, bazı durumlarda ifade vermekten kaçınabilirler. Örneğin, yakın akrabalar veya kendilerini suçlayacak bilgi verecek olan kişiler tanıklık yapmaktan çekinebilirler.
Tanıkların temel yükümlülükleri şunlardır:
- Mahkemeye çağrıldıkları tarihte hazır bulunmak.
- Mahkemeye doğru ve eksiksiz bilgi sunmak.
- Yalancı tanıklıktan kaçınmak.
Tanıkların, doğru ve eksiksiz ifade vermeleri adaletin tecelli etmesi açısından son derece önemlidir.
Sonuç
Ceza muhakemesi süreçlerinde tanıklık yapmak, hem adaletin sağlanması hem de hakların korunması açısından önemli bir görevdir. Mahkemeye çağrılan tanıklar, çağrıya uymak zorundadırlar ve bu görevlerini yerine getirmeyen kişiler hakkında zorla getirme kararı uygulanabilir. Zorla getirme, tanığın mahkemeye zorla götürülmesi anlamına gelir ve bu süreçte kolluk kuvvetleri devreye girer. Ayrıca, zorla getirme kararına karşı itiraz hakkı da tanınmıştır. Tanıkların yasal yükümlülüklerini yerine getirmesi ve mahkemede doğru bilgi sunması, adaletin sağlanması açısından hayati önem taşır.

Tanıklık: Zorla Getirilme ve Yakalama Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
- Zorla getirme kararı nedir?
Zorla getirme kararı, mahkeme veya savcılık tarafından tanık, mağdur, şikayetçi, şüpheli veya sanığın mahkemeye çağrılmasına rağmen gelmemesi durumunda verilen bir karardır. Kişi, kolluk kuvvetleri tarafından zorla mahkemeye getirilir. - Tanık olarak çağrıldığımda gitmek zorunda mıyım?
Evet, tanık olarak çağrıldığınızda mahkemeye gitmek zorundasınız. Mahkemeye gitmemeniz durumunda zorla getirme kararı uygulanabilir ve hakkınızda disiplin hapsi gibi yaptırımlar uygulanabilir. - Zorla getirme kararı nasıl uygulanır?
Zorla getirme kararı, kolluk kuvvetleri tarafından uygulanır. Kişi, kamuya açık bir alanda yakalanarak mahkemeye götürülür veya evde tebliğ yapılır. Kişi mahkemeye götürülüp ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılır. - Zorla getirme kararı için ne kadar süre uygulanır?
Zorla getirme kararı, kişinin ifade veya sorgu işlemi tamamlanana kadar uygulanır. İşlem bittiğinde kişi serbest bırakılır ve zorla getirme tedbiri sona erer. - Zorla getirme kararına itiraz edebilir miyim?
Evet, zorla getirme kararına karşı itiraz edebilirsiniz. İtiraz, kararı öğrendiğiniz tarihten itibaren 7 gün içinde sulh ceza hakimliğine yapılabilir.
Konu ile ilgili herhangi bir soru veya talebiniz olması halinde bizlerle her zaman iletişime geçebilir, dilediğiniz takdirde online danışmanlık hizmetimizden yararlanabilirsiniz.
Saygılarımızla,